Güvenli bağlanmanın önemi!
Doğa işleri iyi yapar, çünkü anne-babalar çocuklarını doğumdan sonraki saniyelerde ilk kez gördüklerinde, birçoğu “ilk görüşte aşk” duygusu, bir duygu yoğunluğu ve koşulsuz sevgi yaşar. Hatta annenin doğum acısını unutmasına bile sebep olur! Ve aslında, bu koşulsuz sevgi, yeni doğan için gerekli olan özen ve dikkatin esirgenmemesinde çok büyük rol oynar. Bebeğin çığlıklarına hızlı bir şekilde yanıt vermek, onun yalnızca birincil ihtiyaçlarını karşılamaya ve hayatta kalmasına yardımcı olmakla kalmaz… Aynı zamanda benlik saygısının temelini atar, güvenlik duygusunun ve sağlıklı psikolojik gelişimini oluşturur.
Psikolojik olarak iyi gelişmek için çocuğun önce ailesiyle güvenli bir ilişki kurması gerekir. Bunu başarmak için, aileler bebekleri ihtiyaçlarını ifade ettiği anda, fiziksel (örneğin: beslenmek, giyinmek …) veya duygusal (güvende olmak, sarılmak, öpmek …) bunları karşılamak zorundadırlar. Ebeveynlerin uyku veya farklı bir ihtiyaçlarının olup olmadığı, bebekler için çokta önemli değildir, onlar kendi ihtiyaçlarının giderilmesine bakar!
Güvenli bağlanma, bir çocuk ile ebeveynleri arasında gelişen duygusal bağ olarak tanımlanabilir. Bu çok önemlidir, çünkü çocuğun bir güven ve güvenlik ortamında gelişmesine izin verir. Bu güvenli ortamı hissettiğince çocuk çevresini keşfeder ve sağlıklı büyümenin öğrenmenin tadına varır.
Güvenli bağlanma, benlik saygısının temelidir. Aslında, çevresini keşfederek, özerklik kazanarak ve zorlukları üstlenerek, çocuk kendi özgüvenini geliştirir ve bu sayede dış dünyayla olan ilişkisinde kendi benliğini deneyimler. Aksine, güvenli bir bağlanma bağı geliştiremeyen çocuklar ilerde ciddi sosyal ve / ve ya duygusal sorunlar yaşayabilir. İstismara uğramış veya ihmal edilmiş çocuklar sık sık bağlanma bozuklukları geliştirir ve bu sebepten kendilerine ilgi gösterebilecek yetişkinlere güvenemezler. Bu çocuklarda, öğretmenlerine karşı, aile, arkadaşlarına karşı, saldırgan veya itici tavırlar sergilerler. Ebeveynlerin çocuklarıyla güvenli bağlanma bağını oluşturmakta zorluk çekmesinin birçok nedeni oluğunu anlamak önemlidir. Zihinsel sağlık problemleri, eğitim eksikliği, taciz veya belirli maddelere bağımlılık sorunu olanları düşünebiliriz… Ama farklı daha ince sebepler de mümkündür:
Örnek:
- Ebeveynin yeni doğan bebeğin ihtiyacına hızlı bir şekilde cevap verebilme yeteneğini azaltan bir fiziksel sağlık problemi veya sakatlığı (örneğin, kaza, doğum komplikasyonları)
- Yeni annede doğum sonrası depresyon
- Kendi çocukluğunuz da ebeveynleriniz tarafından veya herhangi birisi tarafından tacize uğramış olmak
- Veya çevrenizde sıcak ebeveyn örneklerine sahip olmamak.
Neyse ki, onlarca yıllık deneyim ve araştırma sayesinde, ruh sağlığı uzmanları bağlanma bozukluğu olan gençlere yardımcı olmak için giderek daha fazla yol geliştirmektedir.
Ancak bu ilerlemeye rağmen ve bazı çocukların bağlanma güçlüklerinin üstesinden gelmesine rağmen, birçoğu hayata kötü bir başlangıç yapması nedeniyle düşük bir özgüvene sahip olacaktır.
Psikolog – Aile danışmanı – Oyun terapisti Esra KOÇ EROĞLU
Add Comment